Çocuğunuzun İştahını Artıracak 9 Öneri

Annelerin başlıca endişelerinden biri, çocuklarının yeterli miktarda gıda alamadığı düşüncesidir. Çocuğun aç kalacağı korkusuyla hareket eden ebeveynler, çoğu zaman beslenme düzeninde yanlış uygulamalar yapabilirler. Ancak uygulanabilir öneriler sayesinde iştahsızlık problemi olan çocukların bile dengeli ve sürekli beslenmesi sağlanabilir. 

Çocuğunuzun Gelişimi Normalse, İştahsızlığı Endişe Kaynağı Yapmayın

İştah düzeyini etkileyen çeşitli faktörler bulunmaktadır. Bu nedenle, beslenme güçlüğü yaşayan her çocuğun gerçekten iştahsız olduğunu söylemek doğru değildir. Gelişiminde herhangi bir sorun olmayan çocuklarda iştahsızlık genellikle bir problem olarak görülmez. Asıl sorun, gelişimi yavaş ilerleyen çocuklarda, vitamin ve mineral eksikliklerinin iştahsızlığı beraberinde getirmesiyle ortaya çıkar. Bu durumda olan çocukların mutlaka bir uzman doktor tarafından takip edilmesi gerekmektedir. İştahsızlığın altında mineral eksiklikleri veya sindirim sistemi problemleri gibi birçok fiziksel neden yatabilir. Bunun yanı sıra, çocuğun iç dünyasında yaşadığı bazı duygusal veya psikolojik sorunlar da iştah kaybına yol açabilmektedir.

Besinleri Farklı Şekillerde Sunun: Süte Meyve, Omlete Peynir Eklemek Gibi

Beslenmede çeşitliliğe bebeklikten itibaren önem verilmelidir. Bebekler 6 aylık olduklarında ek gıdalara başlanmalı, 1 yaşına geldiklerinde ise neredeyse tüm sebze ve meyvelerin tadına baktırılmış olmalıdır. Eğer çocuğunuz belirli bir yiyeceği yemek istemiyorsa, o besini farklı biçimlerde hazırlayarak sunmayı deneyin. Örneğin, sade süt içmekten hoşlanmayan bir çocuğun sütüne taze meyve ekleyerek içmeyi daha çekici hale getirebilirsiniz. Peynir yemeyi reddeden çocuklar için ise peynirli omlet, börek veya tost hazırlamak mümkündür. Özellikle peynirin tadını belirgin bulan ve bu yüzden yemeyen çocuklar için, tadı daha hafif olan lor peyniri iyi bir alternatif olabilir.

Çocukların İştahını Destekleyecek Öneriler

• Sebzeleri farklı formlarda sunarak çeşitlilik yaratın. Bir öğünde sulu yemek içinde sunduğunuz sebzeleri, başka bir öğünde etin yanında garnitür olarak verebilirsiniz.
• Yiyecekleri, çocukların ilgisini çekecek görsel biçimlerde hazırlayın ve sunun. Üzerinde çizgi film karakterleri olan tabak veya bardak kullanmak, yemeği daha eğlenceli hale getirebilir.
• Yemek öncesinde çocuğun fazla miktarda sıvı tüketerek midesinin dolmasına engel olun. Su, meyve suyu, cips, çikolata gibi iştah kapatıcı yiyecek ve içecekler öğün öncesinde ortadan kaldırılmalıdır. Aç hisseden bir çocuk, ana yemek yerine atıştırmalıkları tercih edebilir.
• Çocukların ellerine bebek bisküvisi veya ekmek vermekten kaçının. Bu tür yiyeceklerle sadece karbonhidrat alan çocuklara dengeli bir öğün yedirmek zorlaşır.
• Evde çikolata, cips, bisküvi gibi abur cuburlar bulundurmayın. Bu tür yiyecekleri sakladığınız yerlere ceviz, badem, fındık, kuru incir, kuru üzüm, kuru kayısı gibi daha sağlıklı seçenekler koyabilirsiniz. Başlangıçta çocuklar tepki gösterebilse de zamanla bu duruma alışacaklardır.
• Beslenme konusunda net ve uygun sınırlar belirleyin. Çocuğunuzu gözlemleyerek, onun ihtiyaçlarını ve sinyallerini dikkate alarak, aynı zamanda sağlıklı beslenme ilkelerini gözeterek ne zaman, nerede, neyi ve ne kadar yiyeceğine dair kurallar oluşturabilirsiniz.
• Çocuğun iştahını düzenleyecek bir beslenme rutini oluşturun. Çocuğu sürekli beslemek, açlık ve tokluk hissini doğru algılamasını engeller. Bu nedenle, ara öğünleri de dahil ederek 3-4 saat arayla düzenli beslenme planı uygulanmalıdır.
• Çocuğun öğün saatleri, ailenin genel yemek saatleriyle uyumlu olmalıdır. Ebeveynlerin yemek sırasında iyi birer model olması, çocukların beslenme alışkanlıkları için çok önemlidir. Yemek yeme süresi kısıtlanmalı ve 30-35 dakikayı geçmemelidir.
• Yemek yemesi için çocuğa baskı yapmaktan kaçının ve yiyecekleri bir ödül olarak kullanmayın. Çocuğun kendi yemeğini kendi başına yemesi teşvik edilmelidir.